Harkov Ukrayna

HARKOV UKRAYNA. Devhacki köyünün hemen yanı başındaki buz tutmuş gölletin üzerindeki 69 yaşındaki Leonid Grigorievich dördüncü deliği açmakta. Bu sefer son açtığı deliği deneyecek, aşağı doğru sallıyor oltasını. Diğer deliklerin birbirine uzaklığı bir karıştan fazla değil, yani bu delikte farklı bir balık yatağı keşfedemeyeceğinin kendisi de farkında ama hayatta şansa da inanıyor. Leonid bulutsuz gecelerde sabaha karşı bu düzlüğe gelip yıldızları ve gezegenleri izliyor. Gözündeki güneş gözlükleri gece Satürnü bulmaya gündüz de karda ve buzda yansıyan güneş ışınlarından gözlerini korumaya yarıyor. Nazi Almanyasının Harkov’u ele geçirdiği Ekim 1941’den 6 ay sonra dünyaya gelen yaşlı adam “Ben aslında Almanya doğumluyum, beni AB vatandaşı yapmalılar” diye durumu hicvetse de, hiç görmediği babasından bahsederken gözleri doluyor, “Bu soğukta gözler sulanır elbette”. 22 aylık Nazi kuşatması sırasında ilk üç ayda soğuktan ve açlıktan ölen 14 bin kişiden biri babası.

harkov_ukrayna_001-7

İşgal sonunda ölü sayısı yüz binlere ulaşıyor. Şehrin yüzde yetmişinin yok edildiği bu koşullarda annesinin ve kendisini hayatta kalmasını bir mucize olarak görüyor. “Sovyet döneminde ne derlerse yapardık. Şimdi farklı, özgürlük gibisi yok. Canım gece göle gelmek istiyorsa geliyorum, balık tutmak istiyorsam da tutuyorum. Kedilerimi aç bırakacak halim yok ya”. Özgürlüğün tadını çıkaran Grigorievich aslında Sovyet döneminden beri faaliyetini devam ettiren Malyshev Tank Fabrikasından emekli. Ukrayna’nın Kiev’den sonraki 1,5 milyon nüfuslu ikinci büyük kentine 12 kilometrelik mesafedeki bu köyde yaşayan yaşlı adam, istediği zaman 10 dakikada şehre gidip oranın nimetlerinden yararlanıyor, isterse buz delgeçi ile beşinci deliği açıp balık tutmaya devam ediyor: “Yeni bir gezegen de ben bulacağım, hem de teleskop ile değil güneş gözlüğü ile”.

harkov_ukrayna_003-1

Harkov nehrinin güneyinde kurulan dev açık hava pazarında her yerden dumanlar yükseliyor. Bunlar, soba bacası değil, insan nefesi ya da kahve buharları. Açık havada tezgâhlarda satış yapanlar muhtelif kürklerden sarındıkları giysiler sayesinde soğuğa dayanıyorlar. PETA daha buralara gelememiş, gelseler de kürkün zorunlu olarak kullanıldığı bu doğal ortama müdahil olmayabilirler, olsalar da ciddiye alınacakları şüpheli. Ekmek kavgası burada oldukça çetin. Satıcı da alıcı da yoksulluktan bunalmış. Kurutulmuş balık tezgâhının sahibi Llyda Petrovna “Burada insan ya çok zengin ya çok yoksul, arası yok” diyor. “Hava soğuk olunca insanlar gelmiyor, -15 derecede balık almak için sokağa çıkmıyor kimse. Soğuğun tek faydası taze balıkların bile aylarca bozulmadan kalması. Bir de balıklarım artık çok pahalı, ülkede balığı bitirdik, Avrupa’dan geliyor çoğu bunların. Balık fiyatları Avrupalı ama insanların maaşı Afrikalı”. 60 yaşındaki Llyda’nın kocası yıllardır iş bulamamış ve en sonunda evde yemek yapıp torun bakmaya başlamış. Erkeklerin yerine kadınların çalışması artık olağan bir durum Harkov’da.

harkov_ukrayna_004-10

Harkov her ne kadar Ukrayna endüstrisinin bel kemiği olarak anılsa da son dönemde bu popülerliği biraz tehlikede. Sovyet döneminin sona ermesi ile endüstri ve ticaretin gücü hızla geriledi. İki binlerin ortalarında ise şehir biraz kendine gelip Dünya’da neler olup bittiğine bakar hale geldi. Şu anda irili ufaklı 380 endüstriyel şirket kentte faaliyet göstermekte ve 150 bin kişiye iş imkânı sağlamakta.  Eski vali Yevhen Kushnaryov, özellikle ağır makine üretimine ve eski teknolojiye bağlı olan endüstrinin çağın gerisinde kaldığını ve dünya pazarı ile rekabet edemediklerini vurguluyor. Harkov’da her ne kadar Dünyaca unlu Turboatom Türbin Fabrikası ve Antanov Hava Araçları gibi dev firmalar aktif olarak faaliyet gösterse de, nüfus – iş imkânı orantısızlığı ve maaşların azlığı hayatı güçleştirmekte. Kushnaryov: “Dünya değişiyor ve bizim de artık Sovyet dönemi teknoloji ve mühendisliğinden sıyrılmamız gerekiyor. Kiev ve Donetsk ile beraber endüstri ve Ukrayna ekonominin lokomotifi olacağız eskisi gibi” diyor.

harkov_ukrayna_005-17

Victoria Chuckovskaya uzun bacaklarına giydiği yüksek ökçeli çizme ve vizon kürkü ile buzlu yollarda ustalıkla ve hızlı adımlarla yürüyerek, 1655 yılında inşa edilmiş heybetli Annunciation Katedraline geliyor. Her sabah evi ile işyeri arasında bulunan bu Katedralde bereket duasını edip, mumunu yaktıktan sonra işlettiği Kafkas restoranına yöneliyor. 33 yaşındaki işletmeci işlerin pek de iyi gitmediğinden şikâyetçi. “Herkes yemeklerimizi çok seviyor ama dışarıda yemeğe çıkmak artık eskisi kadar kolay değil. Bu cadde 1991 öncesinde Geleneksel Rus ve Ukrayna meyhanelerinin yer aldığı bir yerdi, şimdi ise meşhur suşi ve hamburger zincirleri buraları işgal etti. Tüm şehir suşi diye çıldırmış durumda. Gene de dualarım sayesinde burası kapanmıyor, sadece el değiştiriyor ama ben ve aşçı hep kalıyoruz burada”. Borç çorbasından bir yudum alırken “kadın olarak hayatını sağlama alman ve erkeğe bel bağlamaman lazım, yoksa adam seni terk ederse ortada kalırsın” Aslında Harkov erkekleri ile bir problemi yok gibi. Ancak “Erkeklerimiz de bizim kadar güzel olsaydı keşke” derken güzelliğinden emin bir jest yapıyor. “Burada çirkin kız göremezsin, görürsen de o kız Ukraynalı değildir zaten”.

harkov_ukrayna_006-5

Ukraynalı kızların güzelliği de Sovyet dönemi sonrası ciddi bir sektör oluşturmuş. Özellikle Amerikalı erkekleri hedefleyen, Ukraynalı kızlar ile flört etmek ve evlenmek için kurulmuş web siteleri mevcut. Bu sitelerden birinin Harkov ayağını işleten Max Frey’in ajansına bağlı 25 kız mevcut. Kızların özellikleri ve seksi pozlar verdikleri fotoğraflarına bakarak yabancı erkekler beğendiği kızları tanımaya ve evlenmeye çalışıyorlar. Max “Bu iş oldukça kazançlı, erkekler site üzerinden kızlara çiçekler ve çeşitli hediyeler gönderiyorlar, hem üyelikten hem de bu hediyelerden aldığım komisyon oldukça tatminkâr. Ayrıca kızları görmeye geldiklerinde yaptığımız organizasyonlardan da oldukça iyi kazanıyorum, bir taraftan da yoksul ve güzel kızların buradan kurtulmalarını sağlamış oluyorum”. Bu işi yapmasına rağmen Max aslında mimarlık okumuş, ardından da Moskova’da dekorasyon ve çağdaş sanatlar üzerine iki ayrı eğitim daha almış. “Ukrayna’da çalışabilmek için buradan herhangi bir okuldan mezun olman yeterli ama Avrupa’da bizim diplomalar yetmiyor” diyor.

harkov_ukrayna_007-4

Harkov ülkede eğitimin ve bilimin merkezi durumunda. Şehirde 13 ulusal üniversite, 60’dan fazla araştırma enstitüsü, 80 kütüphane mevcut. Şehir nüfusunun %10’u yani 150 bini üniversite öğrencisi. Bu da öğrenci yurtları, ders kitapları, kırtasiye, öğrenci kefeleri ve barları gibi sektörlerin gelişmesine yol açmış. Harkov Üniversitesi, Harkov Teknik Üniversitesi, Harkov Uzay Bilimleri Üniversitesi en popüler olan okullar.

harkov_ukrayna_008-6

Şehrin merkezi kabul edilen, Avrupa’nın 6. büyük meydanında yani Özgürlük Meydanındaki devasa binada eğitim faaliyetini sürdüren Harkov Üniversitesi 1805 yılında kurulmuş. Özellikle Fizik alanında dünyaca üne sahip üniversitesinin 25 yaşındaki Halkla İlişkiler Müdiresi Liliya Zmiy okulun Sosyoloji bölümünden mezun ve okuldan bahsederken heyecandan gözleri parlamakta: “Bu binada tam 2500 derslik ve laboratuarda eğitim veriliyor. 15 bine yakın öğrencimiz var. Ukrayna’nın en çok tercih edilen 3. üniversitesiyiz. Fizik, kimya, matematik, biyoloji gibi pozitif bilimlerde bizi tüm dünya tanır, çünkü burada yılda ortalama 60 kitap yazılır, 2000 makale hazırlanır ve bunların 300’ü de uluslararası yayınlarda basılır. Endüstrimiz ile bağımızı koparmayız, böylece çalışmalarımız pratik değer kazanır”.

harkov_ukrayna_009-2

Üniversitenin müze görevlisi Irina Vasilyevna Kalinichenko da bugüne kadar 130 bin mezun verdiklerinden bahsediyor. Nobel Ödülü alan Biyolog I. Mechnikov, ekonomist S. Kuznets ve Fizikçi L. Landau’nun fotoğraflarını gösterirken gurur duyduğu tebessümünden belli oluyor. Nikolay Petrovic 18 yaşında 2. sınıf Fizik öğrencisi. Derslerin ağır olması onu pek etkilememiş. Ukrayna’nın Karadeniz sahilindeki Alushta kasabasından Harkov’a gelmiş. “Şehir çok dinamik, öğrenciler için her imkân mevcut ancak ben sadece parkta yürüyüş yapıyorum boş zamanlarımda, yorulan zihnim ancak böyle dinleniyor” diyor. Okulun kurucusu Vasyl Karazyn’in heykelini göstererek “hedefim Vasyl’in yanındaki boşluğa ileride benim heykelimin de dikilmesini sağlayacak çalışmalar yapmak” diyor.

harkov_ukrayna_010-12

Üniversitenin tüm branşlarındaki öğrencilere müzik dersi veren Pastuhov Eugeny Georgievich ise 48 yaşında. Kazakistan’da 2 yaşındayken babasının hediye ettiği akordiyon ile müziğe merak sarmış. 6 yaşındayken Kazak televizyonunda verdiği mini konser onu oldukça heyecanlandırmış ve sonrasında çoğu zaman yemek yemeyi bile unutarak akordiyon çalmaya devam etmiş. Askeri okulda uzay bilimleri eğitimi görmüş. Ardından 14 yıllık askerlik hayatını müzik sevdası sebebi ile erken bırakmış. Binbaşılıktan emekli olmuş. Ancak askerlik günlerinde de müzikten hiç kopmamış. Kızıl Ordu, askerleri sanata ve müziğe sürekli teşvik etmiş. Ordudaki arkadaşları ile kurdukları 5 kişilik müzik grubu Moskova’ya davet edilmiş ve grup dönemin üst düzey generalleri tarafından takdir görmüş. Ancak yüzbaşı rütbesindeyken komutanı ekonomi eğitimi de görmesini emredip, istemediği bu eğitimi almak zorunda kalınca emekli olup müzik ile hayatını devam ettirme kararı almış. Georgievich Harkov Üniversitesinden aldığı 225 dolarlık maaşına ek gelir olsun diye geceleri restoranlarda akordiyon çalıp söylüyor. Halinden de çok memnun: “Sevdiğim şeyi yapıyorum, özgürüm, mutluyum, folklorumuzu yaşatıyorum ve üstüne para veriyorlar, daha ne isterim ki?”

harkov_ukrayna_011-9

Ukrayna’da dünyanın birçok yerinde olduğu gibi futbol bir numaralı spor dalı. Şehrin en önemli takımı Metalist’in stadyumu UEFA standartlarına göre, koltuklarından, soyunma odalarına, çimine kadar yenileniyor, çünkü 2012 yılında Polonya ile ortak düzenlenecek Avrupa Futbol şampiyonasında grup maçlarından 3’ü bu statta oynanacak. Stat çalışanlarının başındaki Dimitri Tkachev de 25 yaşında ve 200 kişilik bir ekibi yönetiyor. Şampiyona zamanı bu sayı 800 olacak. Dimitri 2 metrelik boyu ile 16 yaşından 21 yaşına kadar 5 yıl boks yapmış. Stadyumun içindeki spor kompleksinde antrenman yaparken Metalist’in yöneticilerinden biri bu görevi kendisine teklif etmiş. Ancak bu uğurda boksu bırakmak zorunda kalmış. Halinden şikâyetçi değil, takımla beraber Avrupa’yı dolaşırken herkesin güler yüzlü ve kibar olması oldukça dikkatini çekiyor. “buradaki insanlar ne kadar somurttuklarının farkında değil, aslında çoğunluk mutlu ve iyi niyetli ama bu dış görünüşe yansımıyor. Havaalanından girer girmez senin gülen yüzüne deliyiymişim gibi bakan güvenlik görevlilerine rastlamak tüm enerjinizi alıp götürüyor.”

harkov_ukrayna_012-11

Harkov Devlet Opera ve Bale’sinin SSCB döneminden kalma eski ve devasa binasının duvarları gösterilerin afişleri ile kaplı. Gösteri alternatifi oldukça fazla. Binadaki 825 personel de aktif olarak çalışıyor. Bunların 350’si balerin, balet, operacı ve oyuncular, 30’u yönetmen, sanat direktörü ve mühendis geri kalanı da teknik ekip. Ukrayna’daki mevcut 6 opera binasının 6000 metrekarelik alanı ile en heybetlilerinden biri olan bu bina kendi geliri ile ayakta durmaya çalışıyor. Zira Sovyet dönemi sonrası devletten gelen ödenek yok denecek kadar az, ancak hem öğrencilerin hem de halkın ilgisi hiç azalmamış. Dünyaca ünlü balerin Svetlana Kolivanova 70 yaşına rağmen hala dimdik ayakta. Önemli öğrencileri ve bale eğitmenlerini eğitmeye devam ediyor. Binada kendisi için ayrılmış özel bir odası var. Odada da ressam Lubor Preluda’nın kendisini ve 3 yıl önce vefat eden kocası Romen balet Teodor Popesku’yu sahnede resmettiği yağlıboya tablo asılı.

harkov_ukrayna_013-13

“Eskiden kominizim zamanında bale daha teknikti en zor hareketlerin üzerine giderdik ki gücümüzü ve disiplinimizi tüm dünya görsün. Oysa şimdi balede daha modern öğeler hakim, daha serbest daha özgür bir hal aldı. Ben bu döneme yetişemesem de balenin modernleşmesi gerekiyor. Dünya değişiyor, bale de”. Svetlana, 1951 yılında Kiev’in güneyinde küçük bir kasabada baleye başlamış. Ardından bir subay tesadüfen kendisini izlemiş ve ailesi ile konuşup, kızın Kiev’de okursa büyük bir balerin olacağını söylemiş. Kiev’de beraber okuduğu Teodor ile genç yaşta evlenmiş. Kiev ve Taşkent’te bale yapmış. 1964 de Sofya’da ki Uluslararası bale yarışmasında dünya ikinci olmuş. O tarihten sonra da adı tüm dünyada duyulmuş. Kocası ile beraber turneler ile birçok ülkeye gitmiş. 47 yaşında Harkov Opera ve Balesine tayini çıkmış ve buraya taşınmış. O günden beri de bu şehirden kopamamış “Burası hem büyük şehrin nimetlerine hem de bir köyün huzuruna sahip bir yer, şehir beni seviyor ben de şehri”.

harkov_ukrayna_014-14

Metropol Kulübün ince uzun barında tecrübeli direk dansçısı Katarına Shevchenko genç meslektaşlarının gösterisini izliyor. 28 yaşındaki dansçının 9 yıl önce apar topar sahneye çıktığı bu Kulüp onun hayata tutunmasında önemli bir rol oynamış. İki üç yıl sonra bitecek olan meslek hayatını ve yıllarca Harkov’dan ailesinden arkadaşlarından uzak çalıştığı günlerini düşünürken ağır makyajı ile beraber gözyaşları bar masasına düşüyor. Bir elinde komposto bardağı diğer elinde votka ikisini birden kızların şerefine kaldırıyor: “Davay”, yani “haydi”. Katarına 5 ve 15 yaşları arasında 10 yıl boyunca bale eğitimi görmüş hem de haftanın her günü. “Resmi tatillerde bile günde 3 seans gösterimiz olurdu, baleye aşık olmama rağmen gene de usanmıştım”.15 yaşına geldiğinde artık önünde iki seçenek kalmış, ya profesyonel balerin olmak ya da başka bir kariyer seçmek: “Bale de bile mafya var. Düşünebiliyor musunuz? Başrollerde oynayabilmek için sizin ne kadar iyi olduğunuz yeterli olmayabiliyor. Ne kadar çok paranız varsa ya da mafyaya ne kadar yakınsanız Kuğu Gölünde başrol de size o kadar yakın. Çocuk rollerinde bile mafya devrede”. Bu sebeple 10 yıllık emeğini Katarına çöpe atmış. Ailesinin yoksulluğu üniversiteye gitmesine de engel olmuş. 17 yaşında 10 yıllık dans eğitiminin ardından türbin fabrikasında ofis görevlisi olarak işe başlamış. Bir sürü anlayamadığı evrakları okumak, arşivlemek, fotokopisini çekmek durumunda kalmış 1,5 yıl boyunca aylık 60 dolara bu işi yapmış. Bir taraftan da anaokullarında bale eğitmenliği yapmaya başlamış.

harkov_ukrayna_015-26

Hayatının değişmesine aslında “bencil” diye nitelediği erkek arkadaşı vesile olmuş: “Sürekli bana çok şişmansın diyordu, oysaki henüz 19 yaşımdaydım ne kadar çirkin ve şişman olabilirdim ki? Bunu kafama çok taktım ve bedava spor yapabilmenin ya da dans edebilmenin yollarını araştırmaya başladım. Bir gün gazetede bir ilan gördüm, dansçı seçmeleri olacaktı. Verilen adrese gittiğimde kapıda yüzlerce kız bekliyordu. 4 yıldır dans etmiyordum ve ne olacağını kestiremiyordum.  Seçmeler süresince her gün bir figür gösteriyorlar ve kızlardan tekrar etmelerini istiyorlardı. Bir aylık bir eleme süreci yaşandı, Sonunda 4 kız seçildik. O süre içinde ne için seçildiğimizi bilmiyorduk, nerede çalışacağımız ne yapacağımızı da. Sonunda anons edildi: “Yeni bir kulüp açılıyor, Harkov’un en büyüğü olacak burası ve siz burada üstsüz dans edeceksiniz. Dördümüz de donduk kaldık, itiraz etmeye başladık. Hiçbirimiz böyle bir dans geçmişine sahip değildi ve bale disiplininden geliyorduk, bunu duymak bile utanmamıza yetmişti. Ancak aylık 200 USD maaşı duyunca hepimiz anında kabul ettik. Düşünsenize türbin fabrikasında her gün saatlerce o sıkıcı işte çalışıp 60 dolar alıyordum, şimdi ise daha az çalışıp üç misli daha fazla kazanacaktım. Üç gün sonra kulüp açılışına gelen önemli insanların karşısına üssüz ve ne yapacağını bilmeyen biri olarak çıktığımda heyecandan ağlayarak kulise kaçtım. Sonraki günler ise işe alıştıktan ve müşteriler ile diyoloğa girmeye başlayınca bahşişler de gelmeye başladı. Gecede 100–200 dolar bahşiş toplamaya başlamıştım. Artık maaş umurumda değildi”. Shevchenko bugüne kadar Cape Town, St Martin, Erivan, Zürih, Moskova, Kiev gibi büyük şehirlerde çalışma şansı yakalamış, bu sayede Harkov’da ev satın almış, yoksul ailesine destek olabilmiş.

harkov_ukrayna_016-15

Shevchenko adaşı Ukraynalı ozan Taras Shevchenko’nun dev heykelinin olduğu caddeden ve Shevchenko parkından evine doğru yüksek ökçeleri ile kar ve buz üzerinde ustalıkla yürüyor. 1920 ile 1934 yılları arası Sovyet Ukrayna’sına başkentlik yapmış olan şehir uykuya çoktan dalmış. Uykusunda da eski günlerdeki gibi cazibe merkezi olmanın, insanların şehirlerini terk etmeden refah içinde yaşayabilmelerinin düşünü kuruyor.

Yazı-Fotoğaf: Ufuk Sarışen

harkov_ukrayna_017-16
harkov_ukrayna_018-3
harkov_ukrayna_019-19
harkov_ukrayna_020-23
harkov_ukrayna_021-24
harkov_ukrayna_022-25
harkov_ukrayna_024-18
harkov_ukrayna_025-21
harkov_ukrayna_026-22
harkov_ukrayna_023-27
harkov_ukrayna_027-20

Harkov Ukrayna by Ufuk Sarisen

RELATED POSTS

Yorum yapın